Çiğli escort bana yanaşıp kolunu ona dolarken uzun süre yüz yüze görüşmediğimizde o fotoğrafa nasıl özlem duyduğunu ve onları görmeden önce her zaman fotoğrafa nasıl baktığını anlattım. Bilmediğim tek şey, arkasındaki hikayeydi. neden aldın.
Şimdi, Melanie Jo’nun diğer yanına geldi ve kolunu Jo’ya da doladı. Böylece, Margaret’e resmin arkasındaki tüm hikayeyi ve Katie’nin annesi hakkında söylediğin her şeyi anlattık. Ayrıca ona benim söylediklerimi de hatırlattık. Katie’nin bir gün nasıl annesi kadar yaşlı olacağını. Ve nasıl da birbirlerine o kadar çok benziyorlar ki, zamanı geldiğinde neredeyse Katie’nin annesiyle birlikte olmak gibi olacak. Şey, Katie artık o yaşa yakın.
Katie şimdi hikayeyi aldı. Melanie ve ben alışverişe gittik ve l gibi görünen bir elbise bulduk. resimdeki gibi. Aynı değil ama yakın. Yani ne düşünüyorsun? Katie, burada ve şimdi o resimdeki kadar büyüleyicisin. Ama daha da güzeli, üçünüzün (ve şimdi dönüp Margaret’e, sonra da Melanie’ye bakması) bunu ayarlamak için işbirliği yapmış gibi olmanız. Benim için.
Katie gülümsedi ve Bunun sadece senin için olmamasını umuyordum, Jo dedi. Herkes gülümsedi ama Katie hemen devam etti, Ama evet, parti takımla ilgiliyken, bu gece tamamen seninle ilgili. Üçümüz de sana çok uzun zamandır aşığız ve bu gece sana sadece Hanımlar, isterseniz.
Katie bu son kısmı söylediğinde Jo’ya bakıyordu ama bu Melanie ve Margaret içindi. Ve bu onların planlarının bir parçasıydı. Margaret, Jo’nunkinin fermuarını açarken, Melanie de Katie’nin elbisesinin fermuarını açmaya başladı. Fermuar açıldıktan sonra Katie ve Jo elbiselerini çıkardılar ve yerdeki elbise birikintisinden çıktılar. Onlar bunu yaparken, Melanie ve Margaret sütyenlerini çözüp çıkardılar ve Katie ile Jo orada sadece iç çamaşırlarıyla öylece kaldılar.
Katie öne çıktı ve Jo’yu kucakladı. Başını öne eğdi ve alnını Jo’ya yaslayarak ona baktı. Katie gülümsedi ve Daha önce de söyledim, ben dünyanın en şanslı insanıyım dedi. Jo gülümsedi ve cevap verdi, Ben de sana şanslı olmadığını söyledim. Sen ve Melanie birlikte olmalıydınız. Bu şans değildi.
Seni kollarımda tuttuğum için kastetmiştim Jo. Melanie ile konuşmasaydın, bu ilişkimiz asla olmayacaktı. Hatırlarsan bu konuda biraz tereddütlüydüm. o zaman. Ve sensiz, muhtemelen Margaret ile tanışamayacağız. Sen aramızdaki bağlantıydın. Melanie ve ben Margaret’i çok seviyoruz ve sen olmasaydın onu hayatımıza almazdık.